Chun Yufen adlı biri içki içmeyi çok seviyormuş. Doğum gününde içkiyi fazla kaçıran Chun, evinin bahçesindeki ağaç altında uymaya kalmış ve uykusunda şöyle bir rüya görmüş:
Chun Yufen kocaman bir ağacın deliğine davet edilmiş ve deliğe girince bambaşka bir dünyayla karşı karşıya kalmış. Orası Dahuai devletiymiş. Tam o sırada başkentte yetkili seçmek için sınav düzenleniyormuş. Chuan Yufen de sınava katılmış ve birincilik kazanmış. İmparatoru, sözlü sınavda Chun Yufen'i çok beğenmiş ve ona kızını vermiş.
Chun Yufen prensesle evlendikten sonra Nanke kentinin belediye başkanlığına atanmış. Chun Yufen görevinde çok iyi çalışmış ve yerel halk tarafından sevilen bir yetkili olmuş. 30 yıl geçtikten sonra, Chun Yufen, hem ülke çapında tanınmış bir siyaset adamı, hem de beşi oğlan, ikisi kız olmak üzere yedi çocuk babası olmuş.
Bir yıl Shanluo devleti Dahuai devletine saldırmaya başlamış ve Shanluo askerleri o kadar iyi savaşıyorlarmış ki, kısa süre sonra Dahuai'nin başkentine yaklaşmışlar.
Dahuai'nin imparatoru, güçlü bir komutan bulmak için vezirlerini çağırmış, onlar da Chun Yufen'i önermişler. İmparator da hemen Chun Yufen'i başkomutan olarak görevlendirmiş.
Görevi alan Chun Yufen hemen savaşa gitmiş, ancak savaşmak konusunda hiçbir şey bilmeyen Chun büyük bir yenilgiye uğramış. İmparator bunu öğrenince Chun'un bütün görevlerini geri almış. Memleketine gönderilen Chun, hayat boyunca siyasette elde ettiği büyük başarının bir günde yok olduğunu düşünce kendisini tutamayarak bütün gücüyle bir çığlık atmış.
Böylece Chun Yufen rüyasından uyanmış. Rüyasında gördüğü Dahuai devleti de bahçesindeki ağacın altındaki bir karınca yuvasıymış.