Romantik Ay Bayramı kutlanıyor
Halkın sevgisini kazanan Houyi, Chang’e adlı güzel bir kızla evlenmiş. Avcılık yapan Houyi’nin kahramanlık hikayesini duyan gençler, okçuluk öğrenmek için Houyi’nin yanına akın etmiş, aralarında Pengmeng adlı kötü niyetli birisi de varmış.
Gök Tanrıçası’ndan ölümsüzlük ilacı alan Houyi, eve gelince tek doz ilacı karısına vermiş. Bunu öğrenen Pengmeng cennete gitmenin yolunu aramış. 3 gün sonra Houyi avlanmaya gidince, Pengmeng hastalandığı numarasını yapıp, Chang’e’yi ilacı vermeye zorlamış. Çaresiz olan Chang’e ilacı ağzına atmış ve göğe yükselmiş. Houyi’yi çok seven Chang’e, yerküreye en yakın Ay’a yerleşmiş.
Karısını çok özleyen Houyi, karısının sevdiği bahçede bir masa hazırlayıp, üstüne en sevdiği tatlı ve meyveleri koyar, Ay’daki Chang’e’yi anarmış. Yerel halk, bu uygulamayı öğrenip, iyi kalpli Chang’e’dan mutluluk ve huzur dilermiş.
Ay’a tapmak için Ayçöreği gibi tatlı ve karpuz gibi meyveler hazırlanır, bunlar törende kullanılır ve daha sonra insanlar tarafından paylaşılır. Geleneksel ayçöreği, dolunay şeklindedir. Ailenin birliğini simgeleyen ayçöreği, ailedeki üye sayısına göre bölünür.
Ay’la ilgili ifadeler
Yabancı yazarların makalelerindekine benzemeyen, Çin’in Ay’ı şiirseldir. Ay ışığı insanların duyguları ve beklentilerini yansıtır. Ay’ın çeşitli ve güzel adları var. Aynaya, tavşana, Wangmu Tanrıçası’nın sahip olduğu Yaochi üzerindeki Ay’a benzetiliyor. Ay, şairlerin şiir ruhunun önemli öğelerinden biridir.
Çin tarihindeki ünlü şair Li Bai’nin bugüne kadar aktarılan 900’den fazla şiirden 382’si Ay’ı tasvir ediyor.
Çocukluğunu hatırlatan şiirinde, “Küçükken Ay’ı tanımazdım, ona beyaz yeşim taşı tabaka derdim. Şimdi Tanrıça’nın aynasıdır diye şüpheleniyorum, bulutlar üzerinde uçuyor.” dizeleri yer alıyor.
Memleket hasretini ifade eden şiirinde 4 sade dize var; “Yatak önündeki parlak Ay ışıkları, sanki yerdeki çiğler gibi; Başımı kaldırıp Ay’a bakıyorum, tekrar yere eğerek memleketimi özlüyorum.”
Song(960-1279) Hanedanı’ndan Wang Anshi’nin kaleme aldığı bir şiirde 2 ünlü dize var; “Bahar rüzgarı tekrar Güney Çin’deki kıyıları yeşillendiriyor, Dolunay ne zaman dönüş yolumu aydınlatacak?”
Shu Shi’nin bir şiirinde şu 3 dize yer alıyor. “İnsan üzüntü veya neşe içine girer, birbirine yakın veya uzak olur. Ay sönük veya parlak, yuvarlak veya solma olur. Bu, tarihten beri devam eden bir kuraldır.” Bu 3 dize bugün bile sıkça kullanılıyor.
Doğa ve insanın uyum içinde olmasından yana olan Çinliler, Ay’a çok derin duygular besliyor. Kendini geliştirme, ailesine bakma, devlet yönetimine katılma ve dünyada huzur tesis etme, Çinlilerin bir ideolojisidir. Bu ideoloji gerçek olmayınca insanlar, hayatın mükemmelliği için şunu dilerdi; “Peri kızlarla birlikte gökte uçayım, parlak Ay’ı kucaklayarak ölürüm.”
Ay’daki Çinli ve Türk adları
Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) uzun zamandır kültürel çeşitlilik bakımından Ay’daki kraterleri isimlendiriyor. Çinli ve Türk dahil bilim insanları ve Ay’la ilgili masallardaki karakterlerin isimlerini seçmişti.
Ay’ın kuzey yarımküresinde ve sağ tarafta, 1647 yılında Hevelius haritasında gösterilen Toros dağları bulunuyor. Toroslar’ın hemen güneybatısında ana krater, 1956 yılında bir anlaşma sonucu Danimarkalı astronom Römer’in yerine Atatürk adı aldı. Yine Toros dağları yakınında 2 engebeye Fatih Sultan Mehmet ve ilk Türk astronomlardan Ali Kuşçu adı verilmiştir. Ay’ın kuzeybatı kenarında, meşhur Türk prens ve astronomu Ulu Bey’e ait bir krater mevcuttur.
Ay’ın karanlık tarafında Wan Hu adlı bir krater var. Wan Hu, Ming Hanedanı’nda bir devlet memuruydu. Wan, çok sayıda roketi bir sandalyeye, ardından kendisini sandalyeye bağlamış. Amacı, uzaya uçmakmış. Ancak denemesinde paramparça olan Wan Hu, roketle uzaya gitmeye çalışan ilk insan olarak kabul ediliyor. Wan Hu’nun anısına Ay’ın karanlık tarafındaki bir kratere onun ismi koyuldu.
Ay keşif projesi yürüten Çin, 2010 yılında Ay fotoğrafını çektikten sonra isimlendirme başvurusunda bulundu. Bi Sheng, Cai Lun ve Zhang Yuzhe, Ay’a “ayak bastı”. Ay’la ilgili masalda Chang-e’nin kaldığı Guanghan Sarayı da Ay aracının keşif yaptığı alanın ismi oldu. Bugün, Ay’da 35 Çince yer ismi bulunuyor.
Çin, 2004 yılında Ay Keşif Projesi’ni başlattı. Chang-’e Projesi adıyla da bilinen projenin insansız Ay keşfi, Ay’a insanlı iniş ve Ay İstasyonu’nun kurulması dahil 3 aşaması bulunuyor. 17 Aralık 2020’de, Çin’in fırlattığı Chang’e-5 uzay aracı, Ay’dan toplanan numunelerle dünyaya döndü.
Chang’e-5 uzay aracının Ay’a indiği yerin yakınındaki 8 noktadan biri, Tianchuan Üssü olarak adlandırıldı. Gök Gemisi anlamındaki Tianchuan, aslında 28 takım yıldızından biri ve samanyolundaki gemiyi simgeliyor. Diğer 7 isim arasında Huashan ve Hengshan dağları, Çin tarihindeki coğrafyacı Pei Xiu, Song hanedanından astronom ve matematikçi Shen Kuo, Üç Devlet döneminden matematikçi Liu Wei, Ming (1368-1644) hanedanının bilim adamlarından Song Yingxing ve Xu Guangqi yer alıyor. Böylece Ay’da Çince yer isimlerinin sayısı 35’e çıktı.