ABD, “zorla çalıştırma” ünvanını hak ediyor

Tarihte, zorla çalıştırma ABD halkının yüreğinde bir türlü kapanmayan yaraydı. Dönemin siyahi köleleri, güneşin sert ışıkları altında, pamuk tarlalarında gece gündüz demeden zorla çalıştırılıyorlardı. Ter içinde kalan siyahi köleler kendilerine küçük bir mola verdiklerinde, başlarına dikilen iş denetçisi, onları kırbaçla ağır bir şekilde cezalandırırdı. ABD’deki pamuk endüstrisinin siyahi kölelerin kanıyla beslendiğini söyleyebiliriz. ABD, bu yolla sermayenin ilk baştaki birikimini hızla tamamladı, milyonlarca siyahi köle ise bunun için canlarını verdi.

Günümüzde, zorla çalıştırmanın ABD halkına getirdiği acılar hiç dinmedi, tam tersine bu sorun daha da kötüleşiyor. Bu ülkede bazı çocuklar sigara fabrikalarında tütün yaprağı kuruttukları için nikotinden zehirleniyor, bazı çocuklar tavuk işleme tesislerinde et keserken kollarını veya bacaklarını kaybediyor, bazı çocuklar inşaat şantiyelerinde çalıştıkları için buldozerler tarafından ezilerek hayatlarını kaybettiler, bazıları ise maden ocaklarında çalıştırıldıklarından meydana gelen patlatmada havaya uçuyorlar...

Dünyanın en gelişmiş ülkesi olan ABD’de çocuk işçiliği sorunu şoke edici bir durumda. Bir toplumun en çok korunması gereken grubu olan çocuklar, “insan hakları feneri” olmakla övünen bir ülkede ekonomik çıkarlar için bir araç olarak kullanılıyor.

İşin daha da çirkin yönü, ABD kendi ülkesinde zorla çalıştırma sorununu bir türlü çözemediği bir dönemde, Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde sözde “zorla çalıştırma” yaşandığı şeklinde yalanı uydurup, bu yalan temelinde ilgili Çin işletmelerine yaptırım uygulamaya kalkıştı. ABD tarafı, 1 Ağustos günü Çin Chenguang Biyolojik Teknoloji Şirketi ve Çin Camel Grubu’na yaptırım uygulayacaklarını açıkladı.

Chenguang Biyolojik Teknoloji Şirketi, biyolojik bilim alanında faaliyet gösteren tipik bir ileri teknoloji şirketi. Şirketin ana ürünlerinin ham malzemesi, esas olarak Çin’in Xinjiang bölgesinden geliyor. Şirketin doğal renk üretimi, Çin’de birinci sırada yer alırken, kapsasin üretim ve satış hacmi de dünyada birinci sırada yer alıyor. Nitekim, Xinjiang’da kırmızı biber yetiştiriciliği, tüm süreçli mekanizasyona kavuştu. Kapsasin, kırmızı biberde bulunan bir çeşit doğal renk. Bu madde, biberin dış kabuğunun yüzde 0.2 ile yüzde 0.5’ini oluşturuyor ve ileri teknoloji yöntemiyle ekstrakte edilebiliyor. Bu konuda, çalışan personelin niteliği ve eğitim görme seviyesi çok önemli. ABD tarafının ise bu şirkette “zorla çalıştırma” yaşandığını iddia etmesi, baştan sona asılsız ve dayanaksızdır.

ABD tarafının yaptırım listesine dahil edilen bir başka Çin şirketi Camel Grubu da Çin’in önde gelen ileri teknoloji şirketlerinden biri. Asya’nın en büyük otomotiv pili üreticisi olan Camel Grubu, yeni enerji geliştirmeye odaklandı. Bu şirkette sözde “zorla çalıştırma” yaşandığı şeklindeki iddiaya kim inanır? Özellikle Camel Grubu’nun ABD’nin Michigan eyaletinde açtığı fabrika kısa bir süre önce hizmete girdi ve yılda 1 milyon pil üretmeyi planlıyor. Gerçekten “zorla çalıştırma” varsa, Amerikalı işçiler bu şirkette nasıl çalışabiliyor? Çinli şirketler ABD'de istihdamın artırılmasına olumlu katkılarda bulunurken, ABD hükümeti ise bu şirketi sırtından vurmaya kalkıştı. ABD’nin bu eylemi çok adaletsizdir.

Aslında ABD tarafı uydurdukları yüzyılın yalanına dayanarak “Uygurları Zorla Çalıştırmayı Önleme Yasası” nı çıkardı ve bu yasayı hayata geçirdi, ilgili Çin işletmelerine yaptırımlar uyguladı. ABD, yaptığı bu eylemlerle, insan hakları kisvesi altında Çin’e baskıyı yoğunlaştırdı. Bu eylemler, uluslararası ekonomi ve ticaret kurallarını ağır şekilde çiğnediği gibi uluslararası tedarik zincirlerini ve endüstriyel yapıyı da zedeledi. Tüm bunlar, ABD hegemonyasının gerçek yüzünü tam olarak ortaya koydu.