Beijing’de insan hakları konulu toplantı Batılı ülkelerin gerçek yüzünü ortaya çıkardı
Nitekim, insan haklarını güvence altına almak, insanlığın ortak arzusu, ancak bu arzu, siyasileştirilmemeli ve silah olarak kullanılmamalı. Bazı Batılı ülkeler, kendi ülkelerindeki çirkin insan hakları sicilini görmezden gelip, insan hakları kisvesi altında diğer ülkelerinin içişlerine karışmakta, diğer ülkelerin kalkınmasını kısıtlamaya kalkışmaktadır.
Çin tarafı, herhangi bir ülkenin insan hakları yargıcı olma hakkına sahip olmadığına işaret ederek, ülkelerin kendi şartlarına göre insan haklarını geliştirme hakkına sahip olduğu görüşünde.
Foruma katılan konuklar, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in söz konusu kutlama mesajında medeniyetler arası değişim ve paylaşım ile insan hakları medeniyetinin ilerletilmesi için ortak çaba harcamanın önemine yaptığına dikkat çekerek, bunun insan hakları alanında anlaşmazlıkların çözülmesine yardımcı olacağı gibi, Viyana Deklarasyonu’nun iş birliğiyle insan haklarını ilerletme ruhunu yansıttığını söylediler.
“Tüm ülkelerin halkları güzel bir yaşama kavuşursa, refah kalıcı olur, güvenlik sağlanır, insan haklarının temeli olur. ”
Çin, dünyada sürekli olarak dört ulusal insan hakları eylem planı hazırlayan ve uygulayan tek büyük devlet olup, insan hakları gelişmesinde dev başarılar kaydetti.
Günümüzde Çin tarzı modernleşme hızlanmakta, bu süreçte Çin uluslararası toplumla iş birliği ve diyalogu sürdürürken küresel insan hakları yönetimini iyileştirecek, kendi halkının yaşam şartlarını iyileştirecek ve dünya halklarının insan haklarına daha büyük güvence sağlayacaktır.