Malezya Başbakanı Enver İbrahim: Asya Para Fonu kurulabilir
CMG: Bo’ao Asya Forumu’nda, “Kuşak ve Yol” işbirliğinin ivmesinin daha da güçlendirilmesi gerektiğini vurguladınız. Sizce "Kuşak ve Yol" inisiyatifi iki ülkenin koordine gelişimini nasıl daha fazla destekleyebilir?
Malezya Başbakanı Enver İbrahim: Şimdiye kadar başardıklarımızın üzerine bir adım daha atıyoruz. Geçen konuşmamda, Asya Para Fonu veya bir tür Asya ortak para birimi oluşturulmasından bahsetmiştim. Xi Jinping, buna olumlu yanıt verdi. Bu konuda daha fazla işbirliği alanı keşfedebiliriz. Ayrıca, iki taraf tarım, bilim, dijital teknoloji ve ekonomi alanlarında birlikte çalışmayı ve ilgili araştırmaların sonuçlarını paylaşmayı kabul ediyor.
CMG: Bo’ao Asya Forumu’nda "Gelecekte rekabetin olumlu ya da olumsuz etkileri olabilir" ifadesini kullandınız. Son yıllarda bazı ülkelerin teknolojiyi politize etme eğilimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Malezya Başbakanı Enver İbrahim: Bo’ao Asya Forumu’nda bu sözleri neden söylediğimi anlıyor musunuz? Çünkü tüm ülkelerin teknoloji ve dijital ekonomi alanlarındaki katkılarının pozitif olduğunu savunuyorum. Herkesi bu sonuçlardan yararlanmaya davet ediyorum. Bunu bir tehdit, rekabet ya da yeni bir kontrol aracı olarak görmüyorum. Ama maalesef bazı ülkeler bunun aksi şekilde düşünüyor. Hangi sonuca ulaşılırsa ulaşılsın bölgeye fayda getirir. Örneğin, cep telefonu uygulamaları. Erişim haklarıyla ilgili endişeler varsa, somut konular tartışılabilir. Kullanıcıların yazılım alanında endişelerinin bulunması normal. Ama bu gerekçeyle gelişmelerin önüne engel koymamak veya inovasyona bir tehdit gibi yaklaşmamak gerekir.
CMG: Malezya, dünyanın altıncı en büyük yarı iletken ihracatçısı. Çin ve Malezya arasında bu alandaki işbirliği olasılıkları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Malezya Başbakanı Enver İbrahim: Malezya, yarı iletken imalatında belli birikime sahip birkaç ülkeden biri. Şimdi bazı büyük Çinli şirketlerin de yarı iletken alanına yatırım yaptığını, bu alanı genişlettiğini duyuyorum. Bu konuda işbirliği yapabiliriz.
CMG: Çin-ASEAN işbirliği devam ederken, Çin-ASEAN Serbest Ticaret Bölgesi’nin 3.0 versiyonuna dair müzakereler de ilerliyor. Malezya'nın bu süreçte oynadığı rolü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Malezya Başbakanı Enver İbrahim: Bu konuda net bir tavrımız, yani çok pragmatik bir düşüncemiz var. ABD, Avrupa ülkeleri, Avustralya ve Hindistan ile uzun vadeli ilişkilerimiz var. Çin'in Malezya'nın önemli bir komşusu olduğunu düşünüyorum. Çin, her zaman samimi, yardımsever ve aktif bir şekilde temas kurmayı sevmiştir. Çin, Güney Çin Denizi meselesinde dahi saldırgan, kibirli ve sert bir tavır sergilememiş, bizimle diyaloğu sürdürmeyi teklif etmiştir. Bu yüzden, göreve geldikten sonra Malezya'nın bağımsız bir politika izlemesi ve bizim için en faydalı yolun komşu ülkelerle iyi ilişkiler sürdürmesi gerektiği fikrini ileri sürdüm.
CMG: Hint-Pasifik’e ASEAN’ın Bakış Açısı’nda ASEAN'ın merkezi konumuna vurgu yapıldı. Malezya, Asya-Pasifik bölgesindeki jeopolitik dalgalanmalardan endişe duyuyor mu? Çin ve Malezya'nın bölgesel barış ve istikrarı destekleme konusunda nasıl bir ortak çaba göstereceğini düşünüyorsunuz?
Malezya Başbakanı Enver İbrahim: ASEAN, özellikle Soğuk Savaş döneminde gerginliklere karışmamak için henüz kuruluş aşamasında bağımsızlık ve tarafsızlık vurgusu yaptı. Hâlâ bu politikayı genel pozisyonumuz olarak koruyoruz. ASEAN, askerî rekabetin bir üssü hâline gelmeyi istemiyor. Bu pozisyon hiçbir zaman değişmedi. Tüm ülkelerle dostane ilişkilerimizi sürdürüyoruz.
Bu nedenle Avustralya'nın daha sonra bir açıklama yapmasına ve bizi ikna etmek için çok zaman harcamasına rağmen, "ABD, İngiltere ve Avustralya arasındaki üçlü güvenlik ortaklığı" konusundaki endişelerimizi dile getirdik. Pozisyonumuz daima aynı, durumun askerî çatışmaya veya provokatif olarak görülecek herhangi bir davranışa dönüşmesini istemiyoruz. Bu nedenle Malezya bu konuda daha güçlü bir tutum sergiliyor. Çünkü onların yaklaşımı bizim yaklaşımımızla tutarsız. Bunun her zamanki tarafsız konumumuza uymayacağından endişe duyuyoruz. Tüm taraflarla temas hâlindeyiz ve ASEAN'ın gereksiz bir anlaşmazlığın içine çekilmesine izin vermiyoruz. Bu nedenle, uluslararası toplumun Çin ile ABD arasındaki gerginliğin sona ermesini umduğunu defalarca ifade ettik. Çin bir tehdit olarak görülmemeli. Çin, Malezya için bir tehdit değil. Bazı ülkelerin ne düşündüklerini bilemiyorum. Tayvan meselesinden söz edip duruyorlar. Politikamız açısından da “Tek Çin” ilkesine bağlıyız.