Han tarzı elbise çılgınlığının arkasındaki kültürel güven

Son yıllarda, Han Hanedanı (M.Ö.202-220) özelliklerini taşıyan Han tarzı elbise moda endüstrisinde yeni gelişen güç olarak, “Z Kuşağı” tarafından derinden takip edildiği gibi, geleneksel bir kültürel taşıyıcı olarak, sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da rağbet görmeye başladı.

Peki, yabancılar bu gizemli “Doğunun gücü”ne nasıl bakıyor? Çinlilerin Han stili elbise giyen yabancılara bakışı nasıl?

Uzun yıllardır moda alanında kök salan Beijing Weekly’in İngilizce editör danışmanı ve Sinologist Elsbeth van Paridon, Han stili elbisenin niş pazardan popüler güzelliğe dönüm noktasının 2018’de gerçekleştiğini ve bu Han stili elbise çılgınlığının oluşmasının birçok nedeni olduğunu fark etti.

Her şeyden önce Elsbeth van Paridon’un görüşüne göre, Han stili elbisenin yeni çağda rağbet görmesi, Çin’in Z kuşağının gittikçe artan kültürel güvenini yansıtıyor.

Elsbeth van Paridon’a göre, Han stili elbisenin rağbet görmesi psikolojik faktörlerin dışında daha çok Çin hükümetinin yürüttüğü tanıtımdan kaynaklanıyor.

Son yıllarda, Çin hükümeti maddi olmayan kültürel mirasları korumak amacıyla ülke genelinde bu alana yatırımları artırmaya başladı ve müzeler inşa edilerek modaya ilgi teşvik edildi.

Ayrıca, ticari tanıtım ve sosyal medyanın etkisiyle, Han stili elbise belli bir derece tekrar halkın ilgisini çekti. Sosyal medya, Han stili elbiselerin Z kuşağının niş hobisi haline gelmesine hız kazandırırken, yetişkinler bile bu modaya ayak uydurmaya çalışıyor ve mutlak akışa sahip büyük bir grup Han Stili elbise blog yazarı oluştu.

China Daily gazetesinin yabancı muhabirlerinden Stephanie Stone’un Çin’de doğmuş Amerikalı yakın arkadaşı JongMay Urbonya, bu blog yazarlarından biri.

Bir yabancının ilk Han stili elbise deneyimi

Çin’de yaşadığı üç yıl boyunca, Stephanie Stone Han stili elbise denemediği için çok pişmanlık duyuyor. Dolayısıyla Stephanie Stone, bu elbisenin cazibesini daha iyi kavramak için, söz konusu elbise üzerinde araştırma yapan JongMay Urbonya’dan randevu alarak, muhteşem bir dönüşüm gösterisi yapmaya hazırlandı.

Her kız gibi, Stephanie Stone ile JongMay Urbonya Han stili elbise satan dükkâna girer girmez bu rüyalarındaki reyonların bağımlısı oldular. Han stili elbiseyi giydikten sonra, davul kulesinin yakınındaki yeşilliklerle kaplı kırmızı duvarın önünde dans ettiler ve fotoğraf çektiler, yoldan geçen sakinlerle fotoğraf çektirdiler.

Stephanie Stone’un ve yabancıların Han stili elbise giymesine Çinlilerin bakışı nasıldır acaba? Bu soru kafasını kurcalıyordu.

Stephanie Stone Han stili elbise giydikten sonra, söz ve hareketlerinin daha kibar ve adil olmaya başladığını fark etti.

Bu açıdan bakıldığında, bir yandan, Han stili elbise giyen yabancılara karşı çok hoşgörülü olan Çinliler, bunun ulusal kültürün tanınması ve takdir edilmesi (kültürel takdir) olduğunu savunuyor.

Ağustos ayında Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’ne yaptığı bir iş gezisinde yaşadığı bir olaydan bahseden Elsbeth van Paridon, gezi sırasında bir Uygur tasarımcının ona Uygurlara özgü takke hediye ettiğini ve takkeyi takarken yerel halka kültürlerinin takdir edildiğini ve tanındığını hissettirdiğinin farkına vardığını anlattı.

Han stili elbise çılgınlığının arkasındaki kültürel güven